ذكر
الخيل
1- Atlar hakkında
أخبرنا أحمد
بن عبد الواحد
قال حدثنا
مروان الطاطري
قال أنبأ خالد
بن يزيد بن
صالح بن صبيح
المري قال
حدثنا
إبراهيم بن
أبي عبلة عن
الوليد بن عبد
الرحمن الجرشي
عن جبير بن
نفير عن سلمة
بن نفيل
الكندي قال
كنت جالسا عند
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
فقال رجل يا
رسول الله
أذال الناس
الخيل ووضعوا
السلاح
وقالوا
الاجتهاد قد
وضعت الحرب أوزارها
فأقبل رسول
الله صلى الله
عليه وسلم بوجهه
فقال كذبوا
الآن جاء
القتال ولا يزال
من أمتي أمة
يقاتلون على
الحق ويزيغ
الله لهم قلوب
أقوام
ويرزقهم منه
حتى تقوم
الساعة أو حتى
يأتي وعد الله
والخيل معقود
في نواصيها الخير
إلى يوم
القيامة وهو
يوحي إلي أني
مقبوض غير
ملبث وأنتم
متبعوني
أفنادا يضرب
بعضكم رقاب
بعض وعقر دار
المؤمنين
الشام
[-: 4386 :-] Seleme b.
Nufeyl el-Kindi anlatıyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in yanında
otururken bir adam: "Ey Allah'ın Resulü! insanlar atları önemsemez oldular
ve silahı bırakıp: «Cihada gerek kalmadı ve savaş aletlerinin lüzumu yoktur»
diyorlar" dedi. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) yüzünü dönüp:
"Yalan söylüyorlar.
Savaş daha yeni başladı. Her zaman ümmetimden hak üzere savaşan bir grup
olacaktır. Allah bazılarının kalbini haktan saptıracak ve kıyamete kadar veya
Allah'ın emri yerine gelinceye kadar bu Müslüman grup bunlardan
rızıklanacaktır. Atların perçemlerine kıyamet gününe kadar hayır bağlanmıştır.
Yüce Allah, bana dünyada fazla beklemeyeceğimi ve ruhumu alacağını vahyetti.
Sizler ise birbirinden ayrılmış cemaatlare tabi olup birbirinizin boyunlarını
vuracaksınız. O gün, müminlerin emniyet içinde olabilecekleri yer ise
Şam'dır" buyurdu,
8459'da tekrar
gelecek. - Mücteba: 6/214; Tuhfe: 4563
Diğer tahric: İbn Sa'd
(7/427- 428), Taberani M. el-Kebir (6357, 6358, 6359, 6360), Ahmed, Müsned
(16965), İbn Hibban (7307).
أنبأ عمرو بن
يحيى بن
الحارث قال
حدثنا محبوب بن
موسى قال أنبأ
أبو إسحاق عن
سهيل بن أبي
صالح عن أبيه
عن أبي هريرة
قال قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
الخيل معقود
في نواصيها
الخير إلى يوم
القيامة
الخيل ثلاثة
فهي لرجل أجر
وهي لرجل ستر
وهي على رجل
وزر فأما التي
هي له فالذي
يحتسبها في
سبيل الله
ويتخذها له
ولا يغيب في
بطونها شيئا
إلا كتب له
بكل شيء غيبت
في بطونها أجر
ولو عرض لها
مرج وساق
الحديث
[-: 4387 :-] Ebu
Hureyre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Atların perçemlerine
kıyamet gününe kadar hayır bağlanmıştır. Atlar üç çeşittir: Sahibi için ecir
olan atlar, sahibine örtü olan atlar ve sahibinin günah işlemesine sebep olan
atlar. Sahibi için ecir olan at, Allah yolunda kullanmak üzere bağlanan attır.
O atın yediği ve içtiği her şey için, bu at merada otlansa bile sahibine sevap
yazılır ... " buyurdu deyip hadisin kalan kısmını da zikretti.
Mücteba:'6/215; Tuhfe:
1279
Bir sonraki hadiste
tahrici gelecek.
أنا محمد بن
سلمة والحارث
بن مسكين
قراءة عليه
وأنا أسمع واللفظ
له عن بن
القاسم قال
حدثني مالك عن
زيد بن أبي
صالح السمان
عن أبي هريرة
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال
الخيل لرجل
أجر ولرجل ستر
وعلى رجل وزر
فأما الذي هي
له أجر فرجل ربطها
في سبيل الله
فأطال لها
بمرج أو روضة
فما أصابت في
طيلها ذلك في
المرج أو الروضة
كان له حسنات
ولو أنها قطعت
طيلها ذلك فاستنت
شرفا أو شرفين
كانت آثارها
وفي حديث الحارث
وأرواثها
حسنات له ولو
أنها مرت بنهر
فشربت منه لم
يرد أن تسقي
كان ذلك حسنات
فهي له أجر ورجل
ربطها تغنيا
وتعففا ولم
ينس حق الله
في رقابها ولا
ظهورها فهي
لذلك ستر ورجل
ربطها فخرا
ورياء ونواء
لأهل الإسلام
فهي على ذلك
وزر وسئل
النبي صلى
الله عليه
وسلم عن الحمير
فقال لم ينزل
علي فيها شيء
إلا هذه الآية
الجامعة
الفاذة من
يعمل مثقال
ذرة خيره يرى
ومن يعمل
مثقال ذرة شرا
يره
[-: 4388 :-] Ebu
Hureyre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in: "Atlar üç çeşittir:
Sahibi için ecir olan
atlar, sahibine örtü olan atlar ve sahibinin günah işlemesine sebep olan atlar.
Sahibi için ecir olan
at, Allah yolunda kullanmak üzere bağlanan attır. Sahibi bu at'ı bir meraya
veya bahçeye bağlar, atın bu mera veya bahçeden yediği atlardan bile bu kişi
sevap alır. Hatta at şahlanarak bir veya iki tur koşsa, attığı her adım
karşılığında sahibi için bir ecir yazılır." Haris'in rivayetinde ise şu
ibare de vardır: "Bu at'ın dışkısından ve idrarından bile sevap alır.
Hatta bu at bir nehre gidip içse ve bu adam'ın atı sulama gibi bir niyeti
olmasa yine sahibine bundan dolayı ecir vardır.
At, kendisi için bir
örtü olan kişi ise, at'ı işini görmek ve kimseye muhtac olmamak için besleyip,
onun sırtında ve karnında gerek darlık, gerekse varlık içinde olsun (ödemesi
gereken) bir hak olduğunu unutmaz.
Sahibine yük olan at
ise: Sahibinin sırf üstünlük taslamak, riya ve Müslümanlara düşmanlık için
edindiği attır. İşte bu at, sahibi için günah'a girme sebebidir"
buyurduğunu nakleder. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e eşeklerle
ilgili sorulunca: "Eşekler hakkında bir şey indirilmedi, ama şu kapsayıcı
olan ayet nazil oldu: «Kim zerre kadar iyilik yapmışsa onu görür. Kim de zerre
kadar kötülük yapmışsa onu görür»" (Zilzal 7- 8) buyurdu.
Mücteba: 6/216; Tuhfe:
12316
Diğer tahric: Buhari
(2371, 2860, 3646,4962,4963, 7356), Müslim 987 (24, 26), Ebu Davud (1659), İbn
Mace (2788), Tirmizi (1636), Ahmed, Müsned(7563), İbn Hibbin (4671, 4672).